7 Mayıs 2009 Perşembe

Neden Doğal Doğum? Neden HypnoBirthing?


Doğal doğum nedir? Adı üstünde: Doğal... Olması gerektiği gibi... Gereksiz müdahaleler olmadan... Binlerce yıldır olduğu gibi...

Dün bir anne-çocuk dergisini karıştırırken günümüzün ünlü annelerinden biriyle yapılmış olan bir röportajı okudum. Sezaryeni 'tercih' etmiş olan bu anne gerekçesini "Ben normal doğum yapacak kadar cesur biri değilim" diye açıklamış.

"Vay be! Meğer ben ne cesur insanmışım" diye düşündüm kendi kendime. Kuzenimin elindeki ölü kelebekten kaçacağım diye boş havuza düşüp dişini kıran ben aslında ne de çetin cevizmişim.

Ya da... Birileri bu kadıncağıza doğal doğumla ilgili korku hikayeleri anlatmış. Acı, kıvranma, çığlık, ter, bağırma, çağırmadan ibaret, ancak ve ancak "cesur" kadınların haddine düşen bir olay olduğunu söylemiş.

Ortada yanlış birşeyler var.

İşte HypnoBirthing bu yanlışlığı düzeltmeye çalışan, doğal doğumla ilişkilendirilen ‘ağrı ve acı’ kavramlarına bambaşka bir tanımlama getiren bir yöntem.

Daha hamile kalmadan önce tıbbi bir gereksinim olmadığı takdirde sezaryene yönelmeyeceğimi biliyordum. Deniz’e hamileyken de bu görüşüm değişmedi. Doğal doğum istediğimi doktorumla paylaştığımda kendisinin de keyfi sezaryeni hiç tavsiye etmediğini öğrenmek beni çok rahatlattı. Ancak doktorum ilaçsız doğum yapmak istiyorsam kendimi bu konuda bilgilendirmem gerektiğini, çünkü ciddi bir ağrının söz konusu olacağını ve hazırlıksız gelirsem büyük ihtimalle ilaç almak isteyebileceğim için moralimin bozulacağını söyledi; ve bize son zamanlarda doğal doğum konusunda yeni bir yaklaşım olan HypnoBirthing'i tavsiye etti.

Doktoruma çok güvendiğim için tavsiyesine uydum ve verdiği telefonu aradım. Telefona çıkan ve HypnoBithing derslerini veren Vivian'ın sesi o kadar güzel, o kadar rahatlatıcıydı ki, anında yakınlık hissettim kendisine, ve doğal doğum fikrine daha çok ısındım.

Vivian verdiği derslerden birine Doğan'la birlikte misafir olarak katılmamızı tavsiye etti. Dersin sonunda kararımızı vermiştik: Biz de bebeğimizi HypnoBirthing yoluyla dünyaya getirecektik.

Doğuma 5 hafta süren bir kurs ile hazırlandık. Derslerin hepsi birbirinden rahatlatıcı ve bilgilendiriciydi. Kendisi hipnoz ve gevşeme teknikleri üzerine uzman olan ve o güne kadar birçok kadının HypnoBirthing ile doğum yapmasına tanık olan Vivian bize doğumun filmlerde görmeye alıştığımız çığlıklı, koşturmalı, hastaneye-son-anda-yetişmeli, eşine “Hepsi senin suçun!” diye bağırmalı sahnelerden çok farklı olduğunu, normal bir doğumun oldukça uzun, yer yer neredeyse sıkıcı bir süreç olduğunu anlattı.

HypnoBirthing’in en önemli ve farklı tarafı öğretilen rahatlama teknikleri. Ben aslında hipnoz tekniğiyle rahatlayıp gevşeyebilen bir insan değilim. Ya da olmadığımı düşünürdüm. Ancak derslerde gösterilen teknikler, dinletilen müzikler, söylenen rahatlatıcı sözler ister istemez gevşemeye itiyor insanı…

HypnoBirthing kadına, kendi vücudunun doğumun üstesinden nasıl geleceğini bildiğini adeta kanıtlıyor.

Anne hiçbir şey yapmasa da, hiçbir ilaca, hiçbir müdahaleye gerek olmadan annenin bütün kasları, bütün organları bebeğin doğum kanalına girmesi, orada kendi hızında ilerlemesi ve gerektiği zaman da anneden ayrılarak dünyaya gelmesi için inanılmaz bir uyum içinde çalışıyor.

Genelde ‘sancı’ ya da ‘ağrı’ diye adlandırılan kasılmaları doğal kabul edip, onların verdiği rahatsızlığı acı olarak değil de bebeğine kavuşma anının giderek yakınlaşmasının sinyalleri olarak algılayabilince daha bir farklı yaklaşıyor insan doğal doğum olayına…

HypnoBirthing ‘ağrıyı’ doğumun doğal bir parçası olarak görüyor ve korkulması gereken bir tabu olmaktan çıkarıyor. Her bir kasılmanın verdiği sıkıntıyla başa çıkmak için sadece rahatlatıcı nefes tekniklerini değil, kasılmaları atlatmak için çok etkili olan basınç noktalarını, esneme yöntemlerini de öğretiyor.

Keşke birileri bu ünlü anneye de HypnoBirthing'den bahsedip, kendinde olmadığını sandığı cesaretin aslında her kadının içinde olduğunu söyleseymiş.

5 yorum:

  1. Elif'cim,
    Bahsettigin unlu anne eger Turkiye'de yasiyorsa zaten en bastan kaybediyor dogal dogum konusunda. Sebebi de doktorlar tabi ki. Ben daha Turkiye'de dogum yapan hicbir arkadasimdan sezeryana yonlendirme yapmayan doktor hikayesi duymadim. Olay buradan basliyor, yani doktorlardan. Ben Istanbul'da dogum yaparken ozellikle en bastan dogal dogum istedigimi israrla belirtmistim doktoruma, hicbirsey soylememisti. Benim sansim, suyumun erken gelmis olmasi ve sezeryana firsat kalmamis olmasi olmustu :) Yoksa eminim son dakika sezeryanla alacakti bebegi.

    YanıtlaSil
  2. Çok haklısın, ama bence annelere de iş düşüyor. Sen bu konuda kendini bilinçlendirebilmişsin ve benim çabam da başka annelerin aynı bilince varabilmesine katkıda bulunabilmek için. Türkiye'de de bu konuda önemli çalışmalar yapan insanların var artık (Linklerimdeki Doğal Doğum ve Hamileler Kulübü) Zaten beni bu konuda yazmaya iten de onların varlığını fark etmem oldu.

    Eminim gün gelecek burada da bu bilinç yerleşecek. O zamana kadar yazmaya devam :)

    YanıtlaSil
  3. burcu hatipoğlu yalçın30 Mayıs 2009 17:44

    elifcimm merhaba...ben ankaradan burcu...büyük bir heyecanla ve keyifle hazırladığım hypnobirthing eğitimi için bir kaynak ararken tesadüfen okudum yazılarını...ne muhteşem anlatmışsın -BİR İBADET ANIDIR- diye tanımladığım doğumu,gebeliğin ve doğum anının keyfini çıkarmanın önemini,AO HAZZI,hypnobirthing annesi olmanın ayrıcalığını...muhteşem bir hypnobirthing annesi olmuşsun buna hiç kuşkum yok...ben gebelik ve doğum korkum yüzünden dr hakan çokerin mararisteki gebe eğitimine katıldıktan sonra hayatı tamamıyle değişen ,ve bir an önce anne olmak için can atan ve bununlada kalmayıp benimle birlikte çevremdeki tüm kadınların o hazzı yaşayabilmeleri için yardımcı olabilmek amacıyla,uluslararası hypnobirthing eğitimine katılarak hypnobirthing eğitimcisi olan bir eczacıyım.daha önceden aldığım eft,reıkı,hıpnoz eğitimlerini hangi alanda en faydalı biçimde kullanabilirm diye düşünürken kucağıma düşen bu fırsatı ,keyifle,heyecanla,mutlulukla değerlendirdim. çok kısa süre için de 3 gebe arkadaşımızın eğitimine başladık bile...evet haklısınız,türkiyede gerçekten doğal doğum kolay değil.. ama tek suç drlarımızda değil inanın bana . birazda gebeliğe hiç hazırlanmadan,çalışmadan,emek vermeden kolay doğurabileceğini düşünen ve tüm sorumluluğu dr lara bırakan biz kadınlarda..oysaki DOĞUMU YAPAN KADININ KENDİSİ dır.. ne ebe ,ne dr,nede başkası...eğer biz bilgilenerek tüm sorumluluğu üzerimize alır,ve bir doğum planı yaparak kendi düşüncemize uygun bir hastane,dr vs. ayarlarsak göreceksinizki DAHA MUTLU GEBELER,DAHA MUTLU ANNE VE BABALAR-VE ÇOK DAHA MUTLU VE SAĞLIKLI BEBEKLER DÜNYAYA GELECEK...HERŞEY -BİR- DEN BAŞLAR UNUTMAYIN...SEVGİLERİMLE.. ECZ BURCU HATİPOĞLU YALÇIN

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Burcu,

    Çok teşekkür ederim güzel sözlerin için! Blogu tutmaya başladığımdan beri (her ne kadar sadece doğal doğum üzerine odaklanmasam da) Turkiye'de hızla büyüyen bir "doğal doğum çemberi" olduğunu fark ettim. Birbirlerinden bağımsız ama birbirleriyle uyum ve iletişim içinde çalışan oldukça başarılı insanlar var, ve bu gerçekten çok cesaret verici. Benim 'uzmanlığım' "bu işi yapmış olan bir kadın"dan öteye geçmiyor ve ben de bu kimliğimle kendimce katkıda bulunmaya çalışıyorum.

    Eminim o gebe arkadaşların da bebeklerini sağlıkla kucaklarına aldıklarında anlatacak muhteşem hikayeleri olacaktır.

    Tekrar teşekkürler, hem güzel sözlerin, hem de bu konudaki uğraşların için.

    YanıtlaSil
  5. BURCU HATİPOĞLU YALÇIN1 Haziran 2009 15:34

    elifcim..yaptığın iş gerçekten çok takdir ediyorum..doğru bildiğin yolda heleki bu annelik gibi kutsallığı taşrtışmasız bir konuda, insanların çokta bilgisiz olduğu birçok alanda onları bu kadar pozitif yönlendirebilmek, ciddi bir yetenektir hiç şüphem yok.dün akşam ilk doğumunu sezeryanla ,3 sene sonraki 2. doğumunu doğal doğumla yapma şansını yakalamış bir bayanla tanıştım.çocukları 20 li yaşlarında olan bu güzel kadının 2 doğumunu anlatışını dinlemenizi isterdim. o büyülü anı anlatırken hala sesi titriyordu.kesinlikle doğal doğumun başka bir zevki,HAZZI olduğu konusunda hemfikirdi. daha sağlıklı ve huzurlu gebeler ve bebekler hedefimiz.. DESTEĞİN İÇİN TEŞEKKÜRLER..bu arada mail adresim bhatipoglu06@hotmail.com.seninle görüşmek isterim..SEVGİLERİMLE....

    YanıtlaSil